Çevresel etiketleme eko-etiketleme olarak da bilinir. Uluslararası adı eko-etiketlemedir. Avrupa’da ve tüm dünyada kabul gören ve tanınan, bir ürün veya hizmetin çevresel etkisinin belirli sınırları aşmadığını ve hammadde alımından üretim ve kullanıma kadar yaşam döngüsü boyunca azaltıldığını kanıtlayan bir etikettir. Bu etiket, çevre dostu ürünlerin ve çevrenin ayırt edici özelliklerini tanımlamak amacıyla ortaya çıkmıştır. Avrupa Eco – etiket ve Nordic Eco – etiket olmak üzere iki kuruluş tarafından verilebilen bu etiket, halka sunulan ürünlerin günlük yaşamdaki etkilerini azalttıklarını göstererek eko-etiketlerin güvenilirliğini arttırmaktadır.
Eco – etiket başlangıçta gıda, ilaç ve sağlık sektörlerine uygulandı, ancak kapsamı hızla yeni ürünlere genişletildi. 1992 yılında Avrupa Birliği Konseyi bu etiketleme planını yasallaştırmıştır. Eko-etiketleme, kalite ve çevre yönetim sistemlerine entegre edilmiştir. Tüketiciler satın aldıkları ürünlerin üzerinde Eco – etiket etiketini gördüklerinde, bu ürünlerin yasal standartları ve testleri geçtiğini ve güvenilir ürünlere erişebildiklerini bilirler.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2017 yılında Türkiye’de başlatılan Eko-Etiket projesi 11 Ocak 2018 tarihinde tamamlandı. Proje kapsamında 8 firma ve 15 ürüne eko-etiket verildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hayata geçirilen proje çerçevesinde farklı şehirlerde seminer ve eğitimler düzenlendi. Tekstil, seramik ve kağıt sektörlerinden toplam 15 ürün eko-etiket almaya hak kazandı. Türkiye henüz Eko-etiket kurallarını tamamlamadığı için çalışmalar halen devam etmektedir.
Eko-etiket, tüketiciler ve üreticiler için aşağıdaki öneme sahiptir:
– Eko-etiket sadece belirli bir ürün grubuna ait çevre dostu ürünlere verilir.
– Etiketin kullanımı, üründen alınan bir numunenin çevresel analizinden sonra onaylanır.
– Etiket, ürünün üretiminden bertarafına kadar yaşam döngüsü boyunca çevresel etkisinin mümkün olduğunca düşük olmasını sağlar.
– Etiket sayesinde tüketiciler, ürünler söz konusu olduğunda yaptıkları seçimler hakkında bilgilendirilmektedir.
– Etiket, benzer ürünler arasında ayrım yapılmasını kolaylaştırır.
– Etiketin kullanımı bir akreditasyon kurumu tarafından onaylanarak yetkilendirilmiştir.
– Etiket tüm AB ülkelerinde ve eko-etiketi kabul eden ülkelerde kabul görmektedir.
– Etiket sayesinde üretici firmalar piyasada kolaylıkla rekabet edebilmektedir.
– Etiketleme sistemi sayesinde üreticiler süreçlerini ve üretim yöntemlerini geliştirebilmektedir.
Ayrıca, eko-etiketli ürünler;
– Daha az enerji üretirler.
– Üretimlerinde daha az kaynak kullanırlar.
– İnsan sağlığı üzerinde zararlı etkileri yoktur.
– Yaşam döngüleri boyunca çevreye daha az zarar verirler.
– Seçilen tasarım ve üretimlerinde kullanılan ürünler sayesinde kolayca geri dönüştürülebilirler.
